Prof. Dr. Hazım GÖKÇEN

Zootekni Veteriner Hekimlerin İşi Değil mi?


Türkiye’de 1933 yılında İstanbul Üniversitesinden sonra ikinci yüksek öğretim kurumu olan Yüksek Ziraat Enstitüsü kurulmuştur. Bu enstitünün öğretim kadrosunu Alman profesörler ile İstanbul’daki  ziraat ve veteriner yüksek okullarında görev yapan Türk hocalar oluşturmuşlardır. Yönetiminin de Almanlarda olduğu bu enstitüde doğal olarak Alman yüksek öğretim sistemi kurulmuştur. Bu sistem bilim dallarının kürsü değil de enstitü şeklinde örgütlenmesini içermekteydi. Yani İstanbul’da ziraat ve veteriner yüksek okullarında ayrı ayrı görev yapan öğretim üyeleri Yüksek Ziraat Enstitüsünde fakülteler ayrı olmasına rağmen aynı enstitülerde birlikte görev yapmaya başlamışlardır. Bu durum Ziraat ve Veteriner Fakültelerinin Ankara Üniversitesine katılmaları ile birlikte değişmiştir. Yüksek Ziraat enstitüsünde Alman hocaların […]

Tarım ve Orman Şurası Eylem Planı


Tarım Orman Şurası Eylem Planı Tarım ve Ormancılık Bakanı tarafından açıklandı. Bu planın olumlu yönleri olduğu kadar eksik yönleri de bulunmaktadır. Yazıda Eylem Planının maddeleri özetle yorumlanacaktır. Düve Üretim Merkezlerinin Sayısının Artırılması Eylem Planında halen 25 olan Düve Üretim Merkezi sayısının 32’ye çıkarılacağı belirtilmektedir. Bu, Türkiye hayvancılığı adına çok olumlu bir karardır. Eğer bu eylem gerçekleşirse damızlık inek özellikle de düve ithalatının azalmasına katkıda bulunacaktır. İthal edilen gebe düvelerden Türkiye’de doğan buzağılar, annelerinin kolostrumunda yerel hastalıklara karşı koruyucu maddeler bulunmadığı için çabucak hastalanmakta ve ölmektedirler. O nedenle Türkiye’de yetiştirilen düvelerle yapılacak hayvancılıkta buzağı ölümleri en az düzeyde olmaktadır. Ancak damızlık […]

Çaresizsiniz / Çare Sizsiniz


ÇARESİZSİNİZ / ÇARE SİZSİNİZ Bugün her hangi bir hayvan yetiştiricisine “ İşler nasıl? “ diye sorduğunuzda alacağınız cevap hep aynıdır, “ İyi değil. Çünkü yem pahalı, süt ucuz.”. Gerçekten de son yıllarda özellikle hammaddelerinin yarısını ithal etmek zorunda kalan yem sanayinin dövizdeki artışlara paralel olarak kesif yem fiyatlarını sürekli artırması sonucu yükselen çiğ inek sütü maliyetleri hayvan yetiştiricilerini çok zor durumda bırakmıştır. Buna karşın çiğ inek sütü fiyatlarının yem fiyatı artışlarını karşılayamaması sonucu zorluk daha da artmış ve hayvan yetiştiricileri büsbütün zarar eder duruma gelmişlerdir. Bu nedenle günümüzde kar edemeyen hayvan yetiştiricileri damızlık ineklerini bile kesime gönderirken, süt sığırcılığı işletmeleri […]

Türk Veteriner Hekimliğinde Lobi Gerekli mi?


Değerli meslektaşlarım, her zaman dile getirdiğim gibi kutsal mesleğimiz son yıllarda çeşitli çevreler ve meslekler tarafından büyük bir kuşatma altına alınmıştır. İstihdam alanları giderek daralan, daha dün biri birinden türemiş kimi köksüz meslekler sırf mezunlarına iş bulabilmek adına tarihi insanlık tarihi kadar eski, geçmişi şan ve şereflerle dolu mesleğimize var güçleriyle saldırmaya başladılar. Bu arada Türkiye’de hayvancılığı ve veteriner hekimliği gerileterek ülkemizi hayvansal ürünler bakımından dışa bağımlı kılmak isteyen kimi çevreler de yeni veteriner fakülteleri açma konusunda büyük bir yarışa girdiler. Bu arada, İstatistik Kurumuna göre veteriner hekimliği Türkiye’de %80’ lik istihdam oranıyla  birinci durumda görünüyor.  Ayrıca, seksen bin katılımcı […]

Üçüncü Tarım ve Orman Şurasının Ardından


Üçüncü Tarım ve Orman Şurası 15 yıl aradan sonra Ankara’da toplandı ve alınan kararlar Cumhurbaşkanı tarafından okunan 60 maddelik bir bildiri ile kamuoyuna açıklandı. Burada, Şura sonucunda komisyon tarafından hazırlanan bildiri ile Cumhurbaşkanının konuşmasını ayrı değerlendirmek gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bildiri kişisel önerilerin ışığında ve çok sayıda komisyonun çalışmaları sonucu hazırlanmıştır. Komisyonlarda meslek ve yetiştirici örgütlerinin temsilcileri, üniversite öğretim üyeleri ve bakanlık bürokratları görev almıştır. Daha çok bürokratik bir dille yazıldığı anlaşılan bildirideki 60 maddenin içeriğine bakıldığında somuttan ziyade soyut söylemlerin yer aldığı görülmektedir. Oysa Cumhurbaşkanının konuşmasında bahsettiği hususlar tamamen somut ve siyasi vaatlerdir. Şuralar, içerdiği konunun tüm paydaşlarının eşit oranda […]

Dünya Hayvanları Koruma Günü ve Düşündürdükleri


Türkiye’de hayvanların hakları ve korunması alanında 24.06.2004 tarih ve 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu ile bu kanuna uygun olarak çıkarılan Hayvanların Korunmasına Dair Yönetmelik halen yürürlükte bulunmaktadır. Ayrıca 16.10.1978 tarihinde Unesco tarafından onaylanan Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi de hayvanları korumanın uluslararası güvencesini oluşturmaktadır. Hayvanların korunması konusundaki ulusal ve uluslararası mevzuat incelendiğinde nispeten yeterli olduğu görülmektedir. Ancak, ülkemizde bu mevzuatın uygulanıp uygulanmadığı konusunda haklı kuşkular ve eleştiriler vardır. İnsan haklarının bile yeterince savunulup korunamadığı bir ülkede hayvan haklarının korunması zaten beklenemez. Türkiye’de hayvanları koruma konusundaki çalışmalar ağır aksak gitse de, ne yazık ki sadece sokakta sahipsiz olarak dolaşan kedi ve köpeklerin […]

Türkiye’de Hayvancılığın ve Veteriner Hekimliğin Güncel Sorunları


Türkiye’de hayvancılığın ve veteriner hekimliğin geçmişte pek çok sorunu olmuştur. Ancak, günümüzde bu sorunlar en üst düzeye çıkmış ve neden sonuç ilişkisi içerisinde biri birini olumsuz olarak etkilemeye başlamıştır. Bunun en somut örneği hayvancılıktaki giderek derinleşen krizin serbest veteriner hekimlerin durumunu da güçleştirmesidir. Günümüzde hayvancılığın en önemli sorunu maliyeti oluşturan unsurların fiyatlarının sürekli artmasına rağmen nihai ürün fiyatlarının ya aynı kalması ya da çok az miktarda yükselmesidir. Maliyet unsurları içerisinde en büyük paya sahip olan fabrika yemi fiyatları son bir yılda neredeyse iki katına çıkmış, buna karşılık çiğ süt ve karkas et fiyatları aynı oranda artmamıştır. Buna, devletin haksız rekabet […]

İneklerde Döl Tutmama Sorununa Farklı Bir Yaklaşım


Bir buzağının oluşması için en önce bir boğanın spermi ile bir ineğin yumurtasının ovidukt’ta yani döl yolunda birleşmesi gerekir. Boğa spermi, testislerin içinde bir yün yumağı gibi kıvrılmış halde yer alan kilometrelerce uzunluktaki kanallarda yaklaşık 45 günlük bir gelişim süreci sonunda oluşur. Oluşan spermler epididimis adı verilen ve testisin üzerinde yer alan bir organelde kalite kontrolleri yapıldıktan sonra depolanır. Çiftleşme sırasında depolanan bu spermler ineğin vaginasına verilir. Boğaya bağlı kısırlık olgularından ilki bu aşamada meydana gelir. Bazen boğalarda testisler doğuştan küçük oluşabilir. Bazen de doğumdan önce karın boşluğunda bulunan, fakat doğumdan sonra keselere inmesi gereken testisler kanal tıkanması nedeniyle inmeyebilir. […]

Türkiye’de Tarımın ve Hayvancılığın Başlıca Sorunları


Tarımı Bitkisel ve Hayvansal Üretim olmak üzere iki ayrı bölümde incelemek gerekir. Çünkü bu dalların üretim ilişkileri ve araçları biri birinden farklıdır. Bitkisel Üretim Sorunları: Avrupa Birliği İlerleme Raporunda da vurgulandığı gibi bitkisel üretim istatistikleri gerçeği yansıtmamakta, bu nedenle de yapılan planlar doğru sonuç vermemektedir. Bu sorunun çözümü için TÜİK’in Avrupa Birliği standartlarını temel alan ürün ve arazi sayımını yapması gerekir. Parsel büyüklükleri küçüktür. Bu nedenle üretim karlı olmamaktadır. Her ne kadar arazi toplulaştırılması ile ilgili yasa çıkarılmışsa da yeterince uygulanamamaktadır. Sorunun çözümü yasanın tam anlamıyla uygulanmasına ve miras hukukunda düzenleme yapılmasına bağlıdır.  Çiftçilerin üretimde kullandığı tohum, ilaç, gübre, mazot, […]

İkinci Beyin, Mikrobiyata


İnsanların bağırsağında yaşayan ve sayıları vücudun toplam hücrelerinin on katı yani yaklaşık yüz trilyona ulaşan mikroorganizmaların tümüne mikrobiyata adı verilir. Mikrobiyata anne karnındaki bebeğin bağırsağında bulunmamakta, normal doğum sırasında çeşitli yollardan yavrunun bağırsağına girip yerleşerek hızla çoğalmaktadır. Ağırlıklı olarak kalın bağırsakta yerleşen mikrobiyata’da çoğunluğunu faydalı bakteri ve mantarların oluşturduğu 1000 farklı türden mikroorganizma ve bunlara ait 3 milyon gen bulunmaktadır. Bu mikroorganizmalar faydalı, zararlı ve nötr olmak üzere üç bölüme ayrılır. Faydalı ve zararlı mikroorganizmalar sürekli olarak biri biri ile savaşarak bağırsağa hakim olmaya çalışırlar. Hangisi galip gelirse nötr mikroorganizmalar da onlara destek olurlar. Mikrobiyatayı oluşturan bu mikroorganizmaların %80’i parmak […]
css.php