Prof. Dr. Hazım GÖKÇEN

Milli Tarım Projesi ve Geleceği


Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı kısa bir süre önce Milli Tarım Projesini açıkladı. Kuşkusuz her proje başarılı ve yararlı olsun diye hazırlanır. Ne var ki, bu tür geniş kapsamlı ve halkın çoğunluğunu yakından ilgilendiren milli projelerin başarılı olamama diye bir şansı yoktur. Yeter ki, proje hazırlanırken sadece Bakanlık bürokratlarının değil de, Tarım ve Hayvancılık Sektörlerinin tüm paydaşlarının görüşleri ve önerileri alınsın. İlk bakışta projede bu olguya dikkat edilmediği ve aceleye getirildiği izlenimi uyanmaktadır. Projenin tümü değerlendirildiğinde kimi olumlu yanları dışında büyük ölçüde gerçekleşmesi zor hususları da içerdiği görülmektedir. Şimdi bu projede belirtilen hususlara dair görüşlerimi sizlere sırasıyla ve bölümler halinde aktarmaya […]

Gün Ayrışma Değil, Bütünleşme Günüdür.


, Geçtiğimiz günlerde Veteriner Hekimleri Odalarının Genel Kurulları yapıldı ve yöneticiler belli oldu. Bu ay içinde de Odalarımızın üst kuruluşu olan Türk Veteriner Hekimleri Birliği’nin Büyük Kongresi ve yönetici seçimleri yapılacak. Ben bu Kongre öncesi, daha önceki yazılarımda da değindiğim mesleğimizin bugünkü durumuna dair tespitlerimi ortaya koyup önerilerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Mesleğimizin var oluş kaynağı olan hayvancılığımız maalesef iç ve dış etkiler sonucunda bir yok oluş sürecine girmiştir. Önce kuş gribi bahane edilerek köy tavukçuluğu bitirilmiş, şimdi de mer’a, çoban, köyden kente göç, ürünün para etmemesi gibi nedenlerden dolayı köy koyunculuğu sona erme noktasına gelmiştir. Elde kalan aile sığırcılığı ise […]

Türkiye’de Merinos Yetiştiriciliği Neden Bitti?


Türkiye’de koyun sun’i tohumlaması merinos melezlemesi amacıyla başlamıştır. Cumhuriyetten sonra kurulan yünlü dokuma sanayiinin yapağı ihtiyacı kaba ve kalın yapağı üreten yerli koyunlarımızdan sağlanamıyordu. O nedenle Almanya’dan ince yapağılı Merinos koçlar ithal edilerek yerli kıvırcık ve akkaraman koyunları ile sun’i tohumlama yöntemi kullanılarak melezlendi. Bu sayede Güney Marmara Bölgesinde Karacabey Merinosu, Orta Anadolu Bölgesinde de Konya Merinosu tipleri oluşturuldu. İnce kuyruklu Merinos koçları ince kuyruklu Kıvırcık koyunları ile doğal olarak çiftleşebiliyordu. O nedenle Kıvırcık Koyunlarının yetiştiridiği Güney Marmara’da melezlemede tabii tohumlama yöntemi kullanılmıştır. Karacabey Harasında çoğaltılan Merinos koçları halka dağıtılmış ve bu koçlarla Kıvırcık Koyunları çiftleştirilmiştir. Ancak Akkaraman Koyunlarının Merinos […]

İlklerin Adamı, Prof.Dr.Afif Sevinç


Bazı insanlar vardır; doğarlar, büyürler, meslek sahibi olurlar, çalışırlar, çabalarlar, iyi işler yaparlar, sonra da sessiz sedasız bu Dünyadan göçüp giderler. Bazı insanlar da vardır; onlar da doğarlar, büyürler, meslek sahibi olurlar, çalışırlar, çabalarlar, üretirler, bu dünyadan göçüp giderler ama arkalarında bir iz bırakırlar, öldükten sonra da hatırlanırlar. Afif Hoca, bu ikinci katagorideki insanlar arasında idi. Benim ilk asistanlığını yapma şerefine eriştiğim ve akademik yaşamımı borçlu olduğum Prof.Dr.Afif Sevinç 1921 yılında Mardin’de saygın bir ailenin çocuğu olarak Dünyaya geldi. İlk ve Orta Öğretimini Mardin, Diyarbakır ve Yozgat’ta tamamladıktan sonra kaydolduğu Ankara Yüksek Ziraat Enstitüsü Veteriner Fakültesinden 1945 yılında askeri veteriner […]

Hayvancılık Bölgeleri


Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı geçenlerde Türkiye’de 22 ilin Hayvancılık Bölgesi ilan edileceğini, bunların besi, damızlık ve süt-sanayi olarak ayrılacağını, bu bölgelerde özel teşvik ve destek politikaları uygulanacağını açıkladı. İlk bakışta kulağa hoş gelen bu uygulamanın pratikte kimi zorluklar içerdiğini baştan söylemek gerekir. Bu uygulama benim daha önce önerdiğim Havza Bazlı Hayvancılık modeli ile örtüşüyor gibi görünüyorsa da biraz düşünüldüğünde aralarında önemli farklılıklar bulunduğu görülür. Benim daha önce çeşitli dergi ve gazetelere yazdığım Havza Bazlı Hayvancılık Modelinde havzadan kastedilen bir İl değil belki de birkaç ili kapsayacak bir coğrafi ve iklimsel alandır. Türkiye’den örnek vermek gerekirse bugün Türkiye’nin Kuzey-Doğusunda yer […]

Süt Sığırcılığında Boğa Seçimi


Boğa ve sperma seçimi bir süt sığırcılığı işletmesinin geleceğini belirleyen en önemli faktörlerden biridir. Çünkü, bir süt sığırcılığı işletmesinin karlılığı daha doğrusu çiğ sütün birim maliyetinin düşüklüğü toplam süt üretiminin yüksekliğine bağlıdır. Daha basit bir ifade ile bir işletmenin toplam süt üretimi arttıkça, sütün birim maliyeti düşer ve bu da karlılık demektir. Bir süt sığırcılığı işletmesinde toplam süt üretiminin artması sürünün ıslahı yani inek başına süt üretiminin yükselmesi ile mümkündür. Genetik ıslahın en etkin yolu, sun’i tohumlamada kullanılacak boğanın ve spermanın seçiminden geçer. Bu seçim sadece sun’i tohumlamayı yapacak Veteriner Hekimine bırakılmamalı sürü sahibinin de bu konuda mutlaka bir görüşü […]

Türkiye’de Çiğ Süt Üretimi Fazla mı?


Türkiye’de Cumhuriyetin kuruluşuna kadar modern hayvancılık söz konusu değildi. O dönemde mevcut sığır ve koyunların tamamı düşük verimli yerli ırklara mensup hayvanlardan oluşuyordu. Hayvancılık, Cumhuriyet ile birlikte büyük bir atılım yaptı. Ulu Önder Atatürk’ün daha Cumhuriyet kurulmadan önce İzmir’de topladığı Birinci İktisat Kongresinde alınan kararların bir tanesi de önemli bir öz kaynak olan hayvanlarımızın ıslah edilmesi, sayılarının ve verimlerinin artırılması idi. Nitekim, çok kısa sürede bu konuda önemli adımlar atılmış, tüm maddi olanaksızlıklara rağmen Yurt çapında Hara, İnekhane, Boğa ve Koç Depoları gibi hayvancılık ıslah kurumları tesis edilmiş ve Dünya’da ikinci olarak sun’i tohumlama uygulaması başlatılmıştır. Bu bağlamda ilk olarak […]

Osman Nuri Koçtürk’ü Anlamak


Değerli meslektaşlarım, İzmir Karşıyaka Belediyesi tarafından büstü yaptırılan, mesleğimizin efsane isimlerinden,Türkiye’de veteriner halk sağlığı ve çevre sağlığı konularını ilk kez dile getiren rahmetli meslek büyüğümüz Doç.Dr.Osman Nuri Koçtürk’ün yaşam hikayesini ve eserlerini bu grupta yer alan çok sayıda paylaşımdan öğrendik. Ben bu yazımda, kendisi ile tanışmak onuruna erişmiş bir kişi olarak onunla ilgili bir iki anımı, özellikle genç meslektaşlarımızın onu daha yakından tanımasını sağlamak adına aktarmak istiyorum. Öncelikle şunu belirteyim ki, Koçtürk Hoca ülkesini ve mesleğini çok seven bir insandı. Katıldığı mesleki toplantılarında söz alıp uzun uzun mesleğimizin ve Ülkemizin sorunlarını geniş bir gelecek perspektifi ile ele alır, büyük bir […]

174 Yıl İle Yüzleşmek


Bir 23 Ekim daha geldi çattı. Türkiye’de Veteriner Hekimliği Öğretiminin başlamasının üzerinden 174 yıl geçmiş. Bugün fakültelerimiz ve mesleki örgütlerimiz yine kutlamalar yapacak, yine Atatürk Heykellerine çelenk bırakılacak, yine salonlarda az sayıda meslektaşın katıldığı toplantılarda yöneticiler konuşacak, yıllardır süregelen ama hala çözümlenmemiş sorunlara değinilecek ve daha sonra herkes dağılıp işlerinin başına dönecek. Gelsin bir 23 Ekim daha. Ben, öğrenciliğim de dahil 51 yıllık meslek hayatımda bu tür en az 40 toplantıya katıldım, bir bölümünü de Dernek Başkanı, Oda Başkanı ve Fakülte Dekanı olarak bizzat düzenledim. Hepsinde de hep aynı konuşmaları yaptım, hep aynı konuşmaları dinledim. Yani deyim yerindeyse yıllardır hep […]

Sun’i Tohumlamayı Kimler Yapmalı?


Son günlerde Bakanlığın Sun’i Tohumlama Yönetmeliğinde değişiklik yaparak 50 baş ve üstünde ineği bulunan lise ve dengi okulu mezunu yetiştiricilere isterlerse sun’i tohumlama yetkisi vereceğine dair haberler çıktı. Bunun üzerine ben de dahil çok sayıda kişi internet gruplarında bu konu üzerinde yorumlar yaptık. Bu yorumculardan bir kaçı Amerika Birleşik Devletlerinde ve Kimi Avrupa Ülkelerinde yetiştiricilerin sun’i tohumlama yapabildiklerini ileri sürerek bizde de yapmalarında bir sakınca bulunmadığından, bu konuda mesleki bağnazlık yapmamak gerektiğinden, sun’i tohumlamanın sadece Veteriner Hekimlerin tekelinde olmasının doğru bir yaklaşım teşkil etmediğinden bahsettiler. Doğrudur, kimi Ülkelerde sun’i tohumlama yetiştiriciler tarafından yapılmaktadır, ancak oralarda donmuş sperma üretiminden organizasyona kadar […]
css.php