Prof. Dr. Hazım GÖKÇEN

Danimarka’da Veteriner Hekimliği Yüksek Öğretimi


Danimarka Kopenhag Üniversitesi, Tıp ve Sağlık Bilimleri Fakültesi, Fen Bilimleri Fakültesi, Sosyal Bilimler Fakültesi, Sayısal Bilimler Fakültesi, Hukuk Fakültesi ve İlahiyat Fakültesi olmak üzere altı fakülteden oluşmaktadır. Danimarka’da veteriner hekimliği yüksek öğretimi Tıp ve Sağlık Bilimleri Fakültesine bağlı olarak yürütülmektedir. Tıp ve Sağlık Bilimleri Fakültesi’nin 1- Biyomedikal Bilimler, 2- Hücresel ve Moleküler Tıp, 3- Farmakoloji, 4- Adli Tıp, 5- İmmunoloji ve Bakteriyoloji, 6- Klinik Tıbbı, 7- Nörolojik Bilimler, 8- Diş Hekimliği, 9- Eczacılık, 10. Halk Sağlığı, 11- Veteriner Tıbbı ve Hayvan Bilimleri, 12- Veteriner Klinik Bilimleri gibi bölümleri vardır. Görüleceği üzere, Danimarka’da veteriner hekimliği yüksek öğretimi son iki bölümde yapılmaktadır. […]

Angus Irkı Kırmızı Et Sorununa Çözüm mü?


Türkiye’de yıllardır süregelen bir kırmızı et sorununun bulunduğu herkesce bilinmektedir. Alınan tüm önlemlere, hatta Bakan değişikliğine rağmen kırmızı et sorunu bir türlü çözülememektedir. Aslında çözüm kolaydır ama her nedense yıllardır gidilen yol yanlıştır. Herşeyden önce Türkiye yıllar önce Montofon’dan geliştirdiği bir etçi sığır ırkı olan Karacabey Esmerini her ne hal ise terketmiştir. Onun yerine Amerika’nın ve Batı’nın dayatması ile sütçü Holştayn ırkı tercih edilmiştir. Böyle olunca da besi materyali olarak daha çok canlı ağırlık artışı az olan Holştayn danalar kullanılmıştır. Yıllardır kimsenin aklına Türkiye’ye özgü etçi bir sığır ırkı geliştirmek gelmemiştir. Son yıllarda gittikçe yaygınlaşan saf Simental yetiştiriciliği ya da […]

Türkiye’deki Veteriner Fakülteleri Sayısı


Değerli Meslektaşlarım, Türkiye’deki Veteriner Fakültelerinin sayısı bilindiği üzere her geçen gün artmaktadır. Bu artışın mesleğimize halen verdiği ya da gelecekte vereceği zarar hepimizce malumdur. Ben bu yazımda ayrıntıya girmeden, meslektaşlarımız arasında tartışma konusu olan Veteriner Fakültelerinin tam sayısını açıklamak istiyorum. ÖSYM Sitesinde yaptığım, 2017-2018 Öğretim Yılını kapsayan araştırmaya göre şu anda Türkiye sınırları içerisinde öğrenci alan 24 adet Veteriner Fakültesi bulunmaktadır. Bu fakülteleri alfabetik sıraya göre sayacak olursak; Aydın Adnan Menderes, Afyon Kocatepe, Aksaray, Ankara, Erzurum Atatürk, Balıkesir, Bingöl, Sivas Cumhuriyet, Adana (Ceyhan) Çukurova, Diyarbakır Dicle, Kayseri Erciyes, Elazığ Fırat, Şanlıurfa Harran, İstanbul, Kars Kafkas, Kırıkkale, Burdur Mehmet Akif Ersoy, […]

Gün Ayrışmak Değil Bütünleşmek Günüdür


Değerli Meslektaşlarım, Dün grubumuza gelen bir mailden Belediye Veteriner Hekimleri Derneği’nin kurulduğunu öğrenmiş olduk.Yeni Derneğin Belediyelerde çalışan meslektaşlarımıza hayırlı olmasını diliyorum Belediyelerde çalışan meslektaşlarımızın uzun yıllardan beri süregelen yığınla sorunu bulunduğu hepimizce bilinmektedir. Bunların en başında örgütlenme ve özlük hakları sorunları gelmektedir. Çoğu Belediyede daha önce mevcut olan Veteriner Müdürlükleri kapatıldı ve belediyelerde çalışan meslektaşlarımızın özlük haklarında önemli bir iyileşme yaşanmadı. Merkezi Ankara’da bulunan Veteriner Hekimleri Derneği 1930 yılında kuruldu. Derneğimiz 87 yıllık geçmişi ile Türkiye’deki sivil toplum örgütlerinin en eskileri arasında yer almaktadır. Veteriner Hekimleri Derneği, 1954 yılında Türk Veteriner Hekimleri Birliği kuruluncaya kadar tek mesleki örgüt olarak faaliyet […]

Türkiye Hayvancılığı ve Somali Örneği


Somali Afrika Kıtasının doğusunda yer alan, Hint Okyanusu, Aden Körfezi, Etyopya, Kenya ve Cibuti ile çevrili, 9.5 milyon nüfusu olan bir islam ülkesidir. Somali 1980 li yıllara kadar Tarım ve Hayvancılıkta gelişmiş bir ülke idi. Öyle ki kendi halkını doyurduğu gibi bütün Arap Yarımadasının kırmızı et ihtiyacının %85 ini karşılayabilecek bir potansiyele sahipti. Ancak Somali, 1980 li yılların başından itibaren daha önce kendilerini sömüren ülkelerin de teşviki ile IMF’nin boyunduruğu altına girdi. IMF Somali’ye verdiği yüksek faizli kredilerle hayvancılık dışı alanlarda da yapılacak yatırımların önünü açtı. Bu arada hayvancılıkta büyük bir liberalizasyon programı uygulanmaya başlandı. IMF’nin dayatması ile Devlet Veteriner […]

Gözle Görülmeyen Dört Organımız


TELOMER: Telomer kromozomların en uç kısımlarına verilen isimdir. Ayakkabı bağının ucundaki püskül görünümünde olan ve kromozomlar gibi çeşitli aminoasitlerin diziliminden meydana gelen telomerler hücrenin, dokunun, organın ve dolayısıyla tüm organizmanın yaşlanmasını tetikleyen, ömrünü kısaltan organellerdir. Hücre her bölündüğünde kromozomun ucundaki telomer kısalır. Telomerlerin uzun olması hücrelerin bölünme kapasitesini arttırır. Telomerler kısaldıkça hücrelerin bölünmeleri zorlaşır, ölen hücrelerin yerine yenileri gelmeyince de yaşlanma ve yaşlanmaya bağlı hastalıklar ortaya çıkar. Özetle yeni doğan bir bebekte telomerler uzun, yaşlı bir insanda ise kısadır. Telomeraz enzimi kısalan telomerleri onarmakla görevlidir. Telomer zincirlerinin uzun kalması telomeraz sayesinde olur. Eğer telomeraz yeterli ölçüde salgılanmazsa yaşlanma süreci hızlanır.Telomer […]

Bakanlığın Tek Sorunu Kırmızı Et mi?


Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı adından da anlaşılacağı üzere Türkiye’de gıda, tarım ve hayvancılık sektörlerinden sorumlu bir bakanlıktır. Saydığım bu üç sektörün çok sayıda da alt sektörü vardır. Bu sektörlerin yıllardan beri süregelen yığınla sorunu bulunduğunu hepimiz biliyoruz. Örneğin tüm insanları ilgilendiren bir gıda güvenliği sorunu yıllardır tartışılmaktadır. Şu anda ne yeyip ne yiyemiyeceğimizi bilemez durumdayız. Hileli gıdalar, sağlığa zararlı maddelerle raf ömrü uzatılmış yiyecekler, zirai ilaç kalıntılı meyve ve sebzeler, ağır metal içeren balıklar marketlerde boy göstermektedir. Bitkisel üretimin sorunları yok mu acaba? En başta, çoğu bitkisel ürünün fiyatı tarlada düşük, manavda yüksektir. Ürünler tarlada kalmakta, parsayı aracılar toplamaktadır. […]

Halk Elinde Islah Projesi


Türkiye, dört iklimin aynı anda yaşandığı ve çeşitli coğrafi yapıların bir arada bulunduğu Dünyanın nadir ülkelerinden biridir. Eko sistemin bu denli zenginliği Türkiye’de çok farklı bitki ve hayvan türlerinin oluşmasını sağlamıştır. Endemik bitkiler ve hayvanlar Anadolu coğrafyasında bin yıllardır bulundukları çevreye tam adapte olarak varlıklarını sürdürmektedirler. Küçükbaş hayvanlardan koyun ve keçiler de ilk defa Anadolu’da evcilleştirilmişlerdir. Bu türlere bağlı çok sayıda ırk ise tüm Anadolu’da kimisi yaygın kimisi de mikro klimalarla sınırlı olarak yaşamaktadır. Yerli ırklar adını da verdiğimiz bu ırklar yüzyıllar boyunca Türk insanının ihtiyaçlarını karşılamak konusunda önemli katkılarda bulunmuşlar, fakat ne yazıktır ki yeterli ilgiyi görmediklerinden hem verimlerinde […]

Daha Ne Kadar Veteriner Fakültesi Açılacak?


Bir mesleğin yaşam kaynağı o mesleğin mensuplarını yetiştiren eğitim kurumlarıdır. Veteriner Hekimliği eğitimi Türkiye’de daha doğrusu o dönemdeki Osmanlı İmparatorluğunda 1842 yılında başlamıştır. Fransa’nın Lyon şehrinde açılan Dünyanın ilk Veteriner Fakültesinden tam 80 yıl sonra İstanbul’da bir Askeri Veteriner Okulu açılmış, bu okul daha sonra açılan Sivil Veteriner Okulu ile 1920 yılında birleşerek Yüksek Veteriner Okulu adını almıştır. Yüksek Veteriner Okulu 1933 yılında Ankara’da kurulan ve Türkiye’nin İstanbul Üniversitesinden sonra ikinci Yüksek Öğretim Kurumu olan Yüksek Zirrat Enstitü’süne Veteriner Fakültesi adıyla bağlanmış, 1948 yılında ise Ankara Üniversitesi bünyesine dahil olmuştur. Bu kısa tarihsel geçmişten de anlaşılacağı üzere Türkiye’de Veteriner Hekimliği […]

Balıkçılıkta Rakamların Dili


Geçenlerde basında, denizi olmayan Kahramanmaraş’ta yılda 6 bin ton balık ihracatı yapılıp 20 milyon dolarlık döviz geliri elde edildiği haberini okuyunca ihmal edilen bir hayvancılık faaliyeti olan balıkçılığın bugünkü durumunu ve belli başlı sorunlarını rakamlarla ortaya koymak istedim. Bilindiği gibi Türkiye’de balıkçılık denizlerde ve iç sularda yapılan avcılık ve yine denizlerde ve iç sularda yapılan yetiştiricilik olmak üzere iki şekilde icra edilmektedir. Denizlerde daha çok hamsi, sardalya, istavrit, palamut, lüfer avlanırken iç sularda daha çok alabalık, çipura ve levrek yetiştirilmektedir. Türkiye’de deniz avcılığının çok eski bir geçmişi olmakla birlikte, denizlerde ve iç sularda yapılan balık yetiştiriciliği 1980 li yılların ilk […]
css.php