Süt Sığırcılığı İşletmesi Kuracaklara Öneriler. 6- Döl Tutmama, Meme İltihabı ve Ayak-Tırnak Bozuklukları.
İneklerde buzağı, süt ve et verimlerini azaltarak işletmenin sürekliliğini bozan ve karlılığını düşüren hastalıkların başında döl tutmama (infertilite), meme iltihabı (mastitis) ve ayak-tırnak bozuklukları (laminitis) gelir. Bu hastalıkların ortak nedeni olarak barınak konforunun yetersizliğini ve beslenme bozukluğunu sayabiliriz. Bu nedenlere her hastalık incelenirken değinilecektir. Şimdi bu hastalıkları teker teker ele almak istiyorum.
Döl verimi hayvanların en önemli verimidir. Et, süt gibi öteki önemli verimler ancak döl veriminin varlığı ile sağlanabilir. Döl verimi yetersiz yani döl tutmayan bir inek buzağı dolayısıyla da et ve süt veremez. Dişi buzağı olmayınca düve, inek ve süt; erkek buzağı olmayınca da besilik dana ve et olamaz. Bir süt sığırcılığı işletmesinin karlı olabilmesi için her şeyden önce ineklerden yılda bir buzağı elde edilmesi şarttır. Ancak bu çoğu kez mümkün olamamaktadır. Çünkü aşağıda sayılacak nedenlere bağlı olarak buzağılama aralığı uzar. Buzağılama aralığının genellikle 400 günü aşmaması istenir. Bu süreyi aşan durumlarda inekten alınacak buzağı ve süt miktarı azalacağından işletme zarara uğrar. İneklerde döl tutmama ya da buzağı almamanın en başlıca nedeni ahır konforunun ve hijyeninin bozuk olmasıdır. Ahırlarda ineklerin yatacakları durak yerlerinin ve buralara serilecek yataklıkların mutlaka kuru ve temiz olması şarttır. Aksi taktirde, inek idrarının ve dışkısının üzerinde yatacağı için rahime mikropların girmesi ve rahimin iltihaplanması söz kolaylaşır. Döl tutmamanın diğer önemli bir nedeni de beslenme bozukluğudur. Enerjisi düşük otların bulunduğu meralarda otlayan ya da ahırda enerjisi düşük yemlerle beslenen ineklerde enerji dengesi bozulur, yani inek yemlerle aldığı enerjiden daha fazla enerji tüketir. Bu durumda vücutta hormon dengesi bozulacağından kızgınlık, yumurta oluşumu, yumurtanın rahime atılması, döllenme, embriyo gelişimi ve embriyonunun rahime yapışması gibi olaylarda aksamalar görülür. Bunun sonucunda da inek gebe kalamaz ve buzağı veremez. İneklerde yaygın olarak görülen malta humması (bruselloz) ve verem (tüberküloz) gibi hastalıklar da ineğin rahiminde iltihap oluşturarak döl tutmamaya ve yavru atmaya neden olur. Öte yandan, normal doğuma yetiştiricilerin zamanından önce müdahalesi ve güç doğumlar da rahimi iltihaplandırarak ineğin döl tutmasını engeller.
İneklerde verimliliği azaltan diğer bir hastalık da mastitis yani meme iltihabıdır. Bu hastalık ineklerde süt verimini düşüren ve işletmeye zarar veren çok önemli bir hastalıktır. Mastitis hastalığında memeye bir şekilde giren mikroplar meme dokusunu iltihaplandırarak süt üreten hücrelerin harap olmasına ve kurumasına yol açarlar. Hastalığın derecesine göre memenin tek lobunda ya da tüm loplarında süt üretimi azalır ya da tamamen durur. Mikrop girişi genellikle sağımdan sonra yarım saat kadar açık kalan meme başı kanalı vasıtasıyla olur. Mikroplar ahır konforu ve hijyeni yetersiz ahırlarda ineğin yattığı yerden memeye girer. Ayrıca ineğin meme başında yerleşen mikroplar sağımdan sonra meme başı kanalından meme dokusuna girmek suretiyle de mastitis meydana getirirler. Öte yandan mikroplar sağım sırasında özellikle sağım makinelerinin başlıklarının gerekli hijyenik koşulları taşımaması sonucu da memeye girerek hastalık oluştururlar. Kuru dönemde meme içi ilaç tedavisinin yapılmaması, doğumdan önce ve sonra ise mastititis aşısının ineğe uygulanmaması da memelerin hastalanmasına yol açar. Sağımdan önce ve sonra meme başları mutlaka mikrop öldürücü bir sıvıya daldırılmalıdır. Sağımdan önce memelerin kuru ve temiz olmasına dikkat edilmeli, sağımdan sonra meme başları, belirli bir süre meme ucunu soğan zarı gibi bir tabaka ile kaplayacak olan maddeye batırılmalıdır.
İneklerde sıkça rastlanan ayak ve tırnak bozuklukları da verimliliği azaltan nedenler arasındadır. Ayak hastalıklarının oluşmasındaki en önemli etken ahır tabanının sert olmasıdır. İnekler doğaları gereği merada gezinmeye alışık oldukları için zemini sert özellikle de beton ahırlarda tırnakları bozulur. Ayrıca, sürekli gübre içerisinde bulunan ineklerde özellikle mikropların etkisi ile ayak hastalıkları görülebilir. Öte yandan nişasta ağırlıklı olarak beslenen ineklerde mide ekşimesine (asidozis)’e bağlı olarak ayak hastalıkları oluşur. Ayak ve tırnakları hasta ya da bozuk olan inekler merada yeterli şekilde otlayamazlar, ahırda yeme ve suya ulaşmada güçlük çekerler, başka ineklerin üzerine atlayamadıkları için kızgınlıkları kolaylıkla fark edilmez. İnekler yeterince beslenemediğinden süt verimleri, enerji azlığı ve kızgınlığın fark edilmeyişi nedeniyle de döl verimleri düşer. Onun için ahırlarda dışkı temizlenmesine dikkat edilmeli, ahır zemin betondan değil daha yumuşak malzemelerden oluşmalıdır. Ayrıca, ineklerin tırnak bakımları en azından altı ayda bir düzenli olarak yapılmalıdır. Mide ekşimesinden kaynaklanan ayak bozukluklarının önlenmesi için de inekler karma yem ağırlıklı bir rasyon ile beslenmelidir.
Yukarıdaki bildirimlerden de anlaşılacağı üzere ineklerde verimliliği azaltan üç önemli hastalığın da ortak nedeni ahır konforunun ve hijyeninin kötü olması ile yetersiz ve dengesiz beslemedir. Bu nedenle, barınaklar daha kurulum aşamasında teknik kurallara uygun olarak inşa edilmeli ve özellikle ineklerin gezindikleri ve yattıkları yerlerin kuru ve temiz olmasına dikkat edilmelidir. Bunun yanında, inekleri aşırı miktarda nişastalı tane yemlerle ve çok uzun ya da çok kısa kıyılmış kaba yemlerle beslememeye özen gösterilmelidir.