Süt Sığırı İşletmesi Kuracaklara Öneriler. 2- Yem Temini, Düvelerin Bakımı ve Beslenmesi
Yeni kurulan bir süt sığırcılığı işletmesinin öncelikli ihtiyaçlarından biri de yemdir. Hayvanlar barınağa girmeden önce özellikle kaba yem ya işletmenin kendi olanakları ile yetiştirilerek ya da satın alınarak depolanmalıdır. Yemin, bir süt sığırcılığı işletmesinin toplam giderleri içerisinde yaklaşık %60-70’lik bir paya sahip olduğu için karlılık açısından önemi büyüktür. Yem denildiği zaman akla kaba ve kesif yem gelir. Kaba yem genellikle tarlada yetiştirilen tahıllar, yonca, silajlık mısır, tritikale, yemlik bezelye, fiğ, raygras gibi bitkilerden oluşur. Kesif yem ise tarlada yetişen arpa, mısır, soya gibi bitkilerle endüstri artığı küspe, posa ve melasın karışımından meydana gelir. Bir süt sığırcılığı işletmesi kar etmek istiyorsa kaba yemlerini mutlaka kendisi üretmek zorundadır. Bunun için de, başta değinildiği gibi işletme kaba yemi yetiştirecek araziye sahip olmalıdır. Kaba yem dışarıdan da satın alınabilir ama başta nakliye olmak üzere kimi masraflar nedeniyle pahalıya mal olur. Bir de dışarıdan satın alınan kaba yem her zaman istenilen kalitede olmayabilir. Fabrikalarda üretilen kesif yemin en önemli özelliği hayvanların ihtiyaçlarını dengeli bir biçimde karşılamasıdır. Ancak kesif yem içerdiği ham maddelerin önemli bir bölümünün ithal edilmesi nedeniyle kur artışlarından olumsuz etkilenir ve fiyat dalgalanmalarına daha çok maruz kalır. Süt ineklerinin beslenmesinde esas olan unsur, kaliteli kaba yemin en çok, kesif yemin en az kullanılacağı bir beslenme rejimi uygulanmasıdır.
Kaliteli kaba yem işletme tarafından üretiliyorsa önemli bir sorun yoktur. Ancak kaba yemin bozulmadan saklanması büyük bir önem taşır. Ayrıca, özellikle mısır silajının usulüne uygun olarak yapılması mutlak bir zorunluluktur. Aksi takdirde büyük emeklerle üretilen tonlarca silaj heba olup gidebilir. Silajın kullanılacağı zaman kesilmesi de önemlidir. Silaj önden başlayarak yukarıdan aşağıya dikey olarak keskin bir aletle kesilmeli ve üstü hemen kapatılmalıdır. Kaba yemin dışarıdan alınması durumunda ekonomi ön plana çıkmalıdır. Özellikle arpa ve yonca başta olmak üzere kaba yemler hasat zamanı fiyatları ucuzken satın alınmalı ve doğru bir biçimde saklanmalıdır. Kaba yemler bir yem karıştırıcısı ile karıştırılıp istenilen boyutlarda parçalanmalıdır.
Yeni kurulan bir süt sığırcılığı işletmesine düveler ya ham yani henüz tohumlanmamış ya da gebe yani tohumlanmış düve olarak satın alınabilir. Aslında en doğrusu ham yani tohumlanmamış düve satın almaktır. Çünkü tohumlanmış gebe düvelerde sperması kullanılan boğanın kalitesi her zaman doğru olarak bilinmeyebilir. Buna karşın, ham düve satın alındığında yetiştirici hayvanını olanakları ölçüsünde en kaliteli boğaların sperması ile tohumlatır ve ileriki yıllara dair soy kütüğü takibini rahatlıkla yapabilir. Ancak, gebe düve almanın yararı da satın alınan hayvanların döl verimlerinin yerinde olduğunun bilinmesi ve en azından ilk tohumlama masraflarından tasarruf edilmesidir.
Düvelere iyi bakım ve besleme
olanaklarının sağlanması, onların gebe kalmalarını ve inek oldukları
zamanki süt verimlerini olumlu yönde etkiler. Düve adaylarının bakım
ve beslenmelerindeki temel ilke, barınak konforunun iyi olması ve çok
yem yiyip kilo almamalarıdır. Açık ya
da kapalı ahırlarda düvelerin temiz hava almaları, bol ve temiz su
içmeleri ve güneş ışığından azami ölçüde yararlanmaları çok büyük bir
önem taşır. Düveler bu bölmelerde yaş ve canlı ağırlık bakımından
dengeli bir şekilde barındırılmalıdır. Eğer yaşlı ve vücut ağırlığı
fazla düvelerle daha genç ve vücut ağırlığı az düveler bir araya
konulursa aralarında sosyal sorunlar ortaya çıkar ve ağır düveler
hafif düveleri ezerek onların yeterince yem yemesine engel olur.
Böylece büyük düveler fazla yem yedikleri için şişmanlarken, küçük
düveler yeterince yem yiyemedikleri için zayıf kalırlar.
Düvelere uygulanacak dengeli beslenme ile günlük
canlı ağırlık artışları kontrol altında tutulmalıdır. Örneğin Holştayn
bir düve 6 aylıktan gebeliğin son iki ayına kadar günde 600-700 gram
canlı ağırlık kazanacak şekilde beslenmelidir. Böylece düve ne
şişmanlayacak ne zayıflayacak, ortalama bir vücut kondisyonuna
sahip olacaktır. Düvenin şişmanlaması rahminin ve memesinin yağlanmasına
yol açacağından buzağı ve süt verimini olumsuz olarak etkileyecektir.
Öte yandan aşırı kilolu düvelerde kızgınlığın erken oluşması sonucu
yumurtalık kistleri meydana gelir ki bu da döl tutma sorununa yol
açar. Dengeli beslemenin temel koşulu düvelere aşırı miktarda enerji
içeren kaba yemlerin ve mısır silajının verilmemesidir. Bu da, günlük
rasyonda mısır silajı ve baklagil otlarının enerji, protein ve mineral
dengelerinin özel olarak ayarlanması suretiyle olur. Bu amaçla
damızlık düvelere günde 4-7 kilogram mısır silajı, 2-3 kilogram kuru
ot ya da saman, 1-1.5 kilogram düve yemi verilmelidir. Meradan
yararlanan düvelere az miktarda kuru ot ve düve yemi takviyesi
yapılmalıdır.