Milli Tarım Projesinde Türkiye’nin değişik bölgelerindeki sekiz ilde en az 250 baş kapasiteli “Damızlık Manda Üretim Merkezleri ” kurulacağı ve bu amaçla yapılan fiziki ve canlı yatırımlara %50 hibe desteği verileceği ön görülmektedir. Bence, Projenin en can alıcı noktası ve en uygulanabilir yanı manda yetiştiriciliğine verilecek destektir.
Mandanın ana vatanı Asya, özellikle de Hindistan’dır. Dünya manda varlığının %97 si Asya’da, bunun da yaklaşık 105 milyonu Hindistan’da bulunmaktadır. Hindistan’dan Türkiye’ye gelen manda, oradan da Haçlı Seferleri ile Avrupa’ya gitmiştir. Avrupa’da başta İtalya olmak üzere Romanya, Makedonya, Bulgaristan ve Yunanistan’da manda yetiştiriciliği yapılmaktadır. Türkiye’de ise Afyon, Sivas, Samsun, Çorum, Amasya ve Balıkesir illerinde manda bulunmaktadır. Manda mevcudu geçmişte Türkiye’de önemli sayılara ulaşmış, 1970 de bir milyonu aşmıştır. Ancak, sıtma eradikasyonu nedeniyle sulak alanların kurutulmasından sonra sayıları giderek azalarak 2011 de 80 bine kadar düşmüş, Devletin verdiği destekten sonra ise sayıca artan manda varlığı Haziran 2016 da 141 bine yükselmiştir. Günümüzde Devlet Halk Elinde Islah Desteği olarak manda başına 850 TL, Damızlığa Ayrılan Manda Yavrusu Desteği olarak da malak başına 200 TL vermektedir. Bu destekler gerçekten çok önemlidir ve Türkiye’de manda yetiştiriciliğini teşvik etmektedir.
Mandalardan elde edilen ürünler günümüzde değer fiyatına satılmaktadır. İnek sütü 1.15 TL iken manda sütü 3.5 TL ye kadar alıcı bulabilmektedir. Manda eti sert olmasına karşın malak eti yumuşaktır. Manda eti Afyon sucuklarına %30 oranında katılmaktadır. Manda sütü inek sütü gibi sarı değil beyaz renklidir ve daha yüksek oranda yağ içerir. Manda kaymağı beyaz renkli ve yağlı olduğu için halk tarafından beğeni ile tüketilmektedir. Özellikle manda sütünden üretilen mozerella peyniri çok rağbet görmektedir. Manda bulduğu her şeyi yiyebilen kanaatkar bir hayvandır. Sığırların tüketemediği selüloz oranı yüksek otları bile değerlendirip ete süte çevirir. Bu nedenle de sığır yetiştiriciliğine nazaran daha ekonomiktir. Mandalar aslında sulak alanları severler ama günümüzde aynı sığırlar gibi ahırlarda yetiştirilmektedirler. Zaman içerisinde asabi yapıları da kaybolmuş ve kolay yönetilir hale gelmişlerdir. Günümüzde, Afyon Kocatepe Tarımsal Araştırma Enstitüsünde mandalar üzerinde araştırmalar yapılmaktadır.
Başta da değinildiği gibi, Milli Tarım Projesinin gerçekleştirilmesi en kolay ve akılcı hedefi manda yetiştiriciliğinin geliştirilmesi ve teşvikidir. Bu bağlamda, manda sayısı yüksek illerde “ Damızlık Manda Üretim İşletmeleri “ kurulması yararlı olacaktır. Bu arada, yerli bir ırk olan Akdeniz Mandası yanında üstün verimli manda ırklarının da yetiştiricilikte kullanılması gerekir. Halen manda yetiştiriciliğinde az da olsa kullanılan sun’i tohumlama tekniğinden daha yaygın olarak yararlanılması şarttır. Elde ıslah amaçlı yetiştirilen ergin manda desteği 1000 TL’ye, malak desteği de 300 TL’ ye yükseltilmelidir. Halen Afyon Kocatepe Üniversitesinde manda sütünden imal edilen Mozerella peynirinin üretiminin yaygınlaştırılması ve Yurt dışına ihraç edilmesi için gerekli önlemler alınmalıdır. Manda yetiştiriciliği ve ıslahı konularında yapılacak araştırmalar teşvik edilmeli, bu alanda çalışan araştırma kurumlarına yenileri eklenmelidir.
Selamun aleykum Hamza bey. Ben Van da ikamet ediyorum. Dolayısı havası soğuk bir şehirde manda sahiplenmek yararları/zararları bilmek isterim .Ayrıca İran mandası almayı düşünüyorum sizce bu doğru bir karar mı ? Bana bu konuda tavsiye ve bilgi verirseniz mutlu olurum. Okulu bitirdim ama toprak ve hayvancığı çok sevdiğimi fark ediyorum. Doğal ve organik bir yaşam sürmek ve sürdürülmesine katkı sunmak isterim. Bu yüzden deneyimim yok ama bu işle uğraşmak istediğimden sizden faydalanmak isterim .
Not: Geniş köy arazilerimiz ve meralar var. Saman ve gdo yemleri kullanmak istemiyorum.