İki yılı aşkın bir süredir süt sığırcılığında yaşanan kriz sona ermese de etkisini azaltmış durumda. Krize hazırlıksız yakalanan küçük ve orta ölçekli üreticiler çoğu bankaya ve yem fabrikalarına olan borçlarını ödeyemediler, icra kıskacına girerek tüm damızlıklarını satarak sektörden çıkmak zorunda kaldılar. Büyük ölçekli işletmeler daha çok öz sermayeye dayalı üretim yaptıkları ve başta yem olmak üzere girdileri minimize etmeyi başardıkları için fazla zarara uğramadan faaliyetlerini sürdürebildiler. Şu anda sahada krize direnç gösterebilmiş, her şeye rağmen ayakta durabilmiş binlerce orta ölçekli işletme var. Bu işletmeler krizin etkilerini damızlık inek ve düvelerinden çok genetiği kötü, verimsiz, memesi kör, topal, yaşlı, kısır ineklerini satarak gidermeye çalıştılar. Yani ellerinde genç, verimi görece yüksek, genetiği iyi, topallık, kısırlık, meme körlüğü gibi rahatsızlıkları bulunmayan damızlıkları kaldı. Önümüzdeki dönemde devletin bu tür krizi başarı ile atlatmış işletmeleri tespit edip onlara her türlü destek, teşvik, danışmanlık hizmetlerini vermesi gerek ir. Pekiyi bu iş nasıl yapılacak? Şimdi de bu konudaki görüşlerimi açıklamaya çalışayım.
Uzunca süredir kamuda çalışan veteriner hekimler, zooteknistler ve teknisyenler kendi mesleki faaliyetlerinden çok bilgisayar başında çiftçileri ÇKS’ye kaydetmek, ölen ya da satılan hayvanları kayıttan düşmek ve çiftçilerin alacakları destekleri tespit etmekle uğraşmaktadırlar. Basit bir bilgisayar işletmeninin kolaylıkla yapacağı işleri bizzat sahada çalışması gereken meslek mensuplarına gördürmek büyük bir emek, bilgi ve deneyim kaybına neden olmakta, insan kaynağının boşa kullanılmasına yol açmaktadır. O halde bu kaynaklar rahatlıkla krizden fazla yara almadan çıkmış, ayakta kalmayı başarabilmiş ve ellerinde değerli damızlıkları kalmış işletmelerin yararına kullanılabilir.
Öncelikle yapılacak iş projeye dahil olacak işletmelerin tespiti, ellerindeki damızlıkların envanterinin çıkarılması ve eksikliklerinin tayinidir. Bu yapıldıktan sonra bir veteriner hekim, bir zooteknist ve bir teknisyenden oluşan ekiplere bu işletmeler paylaştırılabilir. Kamuda çalışanların sayıca yetmediği durumlarda kadrolulara ilaveten sözleşmeli serbest veteriner hekimler ve teknik elemanlar projede istihdam edilebilir. Bu teknik elemanların görevleri neler olacaktır?
Her şeyden önce barınaklar hayvan refahına uygun hale getirilmelidir. Daha sonra damızlıkların sağlık yönünden kapsamlı muayeneleri yapılmalı, varsa hastaların serbest veteriner hekimlerce tedavisi sağlanmalıdır. Özellikle tırnak bakımları yapılmalıdır. Ayrıca hayvanlar iç ve dış parazitler yönünden ari hale getirilmelidir. İşletmedeki biyo güvenlik uygulamalarına koşulsuz riayet edilmesi sağlanmalıdır. Hayvanlara yedirilecek yem rasyonları üreticinin koşulları göz önüne alınarak hazırlanmalıdır. Dişi damızlıkların meme ve fertilite kontrolleri mutlaka yapılmalıdır. Kızgınlıkların tespitinde adım ölçer de dahil uyarıcı teknikler kullanılmalı, tohumlamaların uygun zamanda ve kaliteli spermalarla yapılmasına özen gösterilmelidir. İşletmede doğum ve buzağı bakım bölmeleri en iyi bir şekilde düzenlenmelidir. Hayvanların koruyucu aşılamaları ücreti mukabilinde eksiksiz uygulanmalı, zorunlu aşılarla buzağı ishallerine karşı yeni doğan buzağılara ve kurudaki ineklere yapılacak aşılar bedelsiz olarak yapılmalıdır. Sağımların hijyenik bir ortamda yapılması için gerekli önlemler mutlaka alınmalıdır. Yapılan bu işlemlerin kayıtları düzgün olarak tutulmalıdır. Ekiplere ulaşım vasıtaları sağlanmalı, kayıt tutmak için bilgi ağı sistemi kurulmalıdır. mutlaka temin edilmelidir. Ayrıca belirli aralıklarla üreticiler eğitimden geçirilmelidir. İşletmeler kooperatifleşme yönünde teşvik edilmeli, sütün katma değer kazandırıldıktan sonra pazarlanması sağlanmalıdır. Devlet proje kapsamındaki işletmelere gerekli maddi desteği vermelidir.
Tabii ki bu öneriler başlangıç içindir. Eğer bu proje kabul görür ve uygulamaya konulursa daha geniş olarak ele alınabilir. Türkiye’de süt sığırcılığını küçük ve büyük ölçekli işletmeler değil krizden fazla zarar görmeden çıkmış orta ölçekli işletmeler kurtarabilir. Onun için orta ölçekli işletmeler devlet tarafından en iyi şekilde desteklenmelidir.