Bilindiği gibi Ulu Önder Atatürk, 17 Subat-7 Mart 1923 tarihlerinde İzmir’de “Birinci İktisat Kongresi”ni
toplamıştır. Bu kongrenin Cumhuriyet kurulmadan önce ve Lozan Konferansı’nın kesintiye uğradığı bir
dönemde toplanması önemlidir. Birinci İktisat Kongresi’ne yurdun her tarafındaki işçi, çiftçi, tüccar, esnaf ve
sanayicilerden oluşan üç binin üzerinde kişi katılmış ve 302 adet ekonomik karar kabul edilmiştir. 
Sonuç bildirgesinde hayvancılığı ilgilendiren kararlar “Ziraatte Hayvanat Meseleleri” başlıklı bölümde yer
almıştır. Bu bölümdeki kararların başlıcalarını hayvanların ıslahı, sayılarının çoğaltılması ve hastalıklarının
önlenmesi olarak sıralayabiliriz. Ayrıca, kaliteli damızlık yetiştirmek ve salgın hayvan hastalıkları ile mücadele etmek amacıyla yeni kurumların açılması da bu bölümde öngörülmüştür. Alınan bu kararlar, özellikle Cumhuriyet kurulduktan sonra devletin hayvancılık konusunda izleyeceği politikalara ışık tutmuş, bu sayede hayvan ıslahı ve hayvan sağlığı konusundaki çalışmalar büyük bir hız kazanmıştır. 
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Birinci İktisat Kongresi’nden tam yüz yıl sonra, 15-21 Mart 2023 tarihlerinde
İzmir’de İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’ni toplamıştır. Bu kongrenin hazırlıkları yaklaşık altı ay önce başlamış, öncelikle çiftçi, işçi, sanayici, tüccar ve esnaf grupları toplanarak kendilerini ilgilendiren konularda deklarasyonlar hazırlamışlardır. Daha sonra, her alandaki uzmanlar bir araya gelerek bu deklarasyonlara katkıda bulunmuşlardır. Kongre sırasında uzmanlar yeniden bir araya gelerek kendi konularının dışındaki deklarasyonlarda yer alan kararlar hakkında görüş bildirmişler, bir anlamda çapraz denetim yapmışlardır. En son olarak da diğer gruplardan gelen uygun önerileri kendi deklarasyonlarına uyarlayarak son şeklini vermişlerdir. Böylece hazırlanan deklarasyonlar Yüksek İstişare Kurulu tarafından görüşülerek Genel Kurul’da oylanmış ve “Geleceğin İnşası” adlı Sonuç Bildirgesi kesinleşmiştir. 
“Geleceğin İnşası” adlı Sonuç Bildirgesi’nde hayvancılığa ilişkin alınan kararları şöylece sıralayabiliriz:
1) Gıda güvenliğine önem verilmesi,
2) İthalatın kabul edilemez olduğu,
3) Özelleştirmeye dayalı, dışa bağımlı, desteklemeleri azaltıcı politikaların terk edilmesi,
4) Yerli üretime dayalı politikaların hayata geçirilmesi,
5) Küçük üreticilerin korunması,
6) Kooperatifleşmenin yaygınlaştırılması,
7) Havza bazlı üretimin gerçekleştirilmesi,
8) Ürünün uygun fiyattan satışının garanti edilmesi,
9) Üretenin üretim surecine pazar garantisi olduğunu bilerek başlaması,
10) Hayvan ırklarının gelecek kuşaklara taşınması,
11) Mera alanlarının korunması ve ıslah edilmesi,
12) Hayvan hakları, refahı ve sağlığına önem verilmesi,
13) Hayvansal gen kaynaklarının korunması,
14) Yem hammaddelerinin GDO’suz olarak yurt içinde üretilmesi,
15) Devlet desteğinin Gayri Safi Milli Hasıla’nın %2’sine çıkarılması ve kooperatiflerce dağıtılması,
16) Tarımsal Yüksek Öğretim Kurumları arasındaki entegrasyonun sağlanması. 
SONUÇ 
Kongrede hayvancılığa ilişkin alınan kararlar incelendiğinde genel olarak mesleğimizin görüşlerine uygun
oldukları görülmektedir. Ancak, Ziraat Mühendisleri Odası ve Ziraatçiler Cemiyeti ile ortaklaşa yürüttüğümüz çabalar sonucu, Tarım Bakanlığı’nın yeniden yapılandırılması ve Veteriner İşleri Genel Müdürlüğü’nün kurulması önerimizin Uzmanlar Kurulu toplantısında kararlara ilave edildiği halde Yüksek İstişare Kurulu’nca Sonuç Bildirgesi’ne konulmayışı üzücü olmuştur. Ayni şekilde Et ve Balık Kurumu, Süt Endüstrisi Kurumu gibi genel müdürlüklerin yeniden kurulması ile ilgili önerilerimiz de Sonuç Bildirgesi’nde yer almamıştır. Sadece Tarım Üniversiteleri sözcüğünün metinden çıkarılması önerimiz uygun görülmüştür. Genel olarak bakıldığında, Yüksek İstişare Kurulu’nun uzman görüşlerini dikkate almadığı, grupların ilk hazırladıkları raporlara sadik kaldığı anlaşılmaktadır. 
Sonuç olarak, çok geniş bir zaman ve büyük bir çaba harcanarak gerçekleştirilen bu kongrenin, eğer alınan
kararlar tam olarak uygulanırsa gelecekte Türkiye hayvancılığı için olumlu sonuçlar doğuracağı beklenir.