Hükumet kısa bir süre önce özellikle genç çiftçilere yönelik olarak otuz bin liralık hibe kararnamesi ve uygulama genelgesi yayınladı. Üç yıllık bir süreyi kapsayacak olan ve 13 Nisan 2016’da yürürlüğe giren bu uygulamanın temel amacı gençleri kırsal kesime çekerek bitkisel ve hayvansal üretimle uğraşmalarını sağlamak olarak açıklandı. Bu projenin başarıya ulaşması ve gençlerin kırsal kesimde üretime katkıda bulunmaları hiç kuşkusuz kimsenin ret edemeyeceği bir husustur. Ancak bu konuda açıklığa kavuşması gereken kimi konuların mevcut olduğu da bir gerçektir.
Hayvansal üretim açısından olaya bakıldığında en başta şu sorunun yanıtını aramak gerekir. Acaba kırsal kesimde yaşayan gençler neden köyden ve hayvancılıktan uzaklaştılar? Bu sorunun yanıtı hibe projesinin geleceği açısından son derece önemlidir. Kırsal kesimde yaşayan ve özellikle hayvancılıkla geçimini sağlayan genç nüfusun kentlere göçmelerinin en büyük nedeni köylerdeki sosyo-ekonomik koşulların kötüleşmesidir. Son yirmi yıl içerisinde girdi fiyatlarının sürekli artması buna karşın süt ve et fiyatlarının hep yerinde sayması sonucu oluşan istikrarsızlık gençlerin hayvancılığı bırakmasının en büyük nedenidir. Öte yandan yine son yirmi yıl içerisinde büyük ölçekli süt sığırcılığı ve besicilik işletmelerinin sayısının hızla artması küçük aile işletmeleri üzerinde haksız rekabet oluşturarak hayvancılığı karlı bir uğraş alanı olmaktan çıkarmıştır. İşin sosyal boyutu daha da önemlidir. Son otuz yıl içerisinde büyük şehirlerde sosyal yaşam çok büyük ölçüde değişmiş buna karşın kırsal kesimdeki köylerde hep aynı kalmıştır. Bu sosyal yaşam olgusu gençleri köylerden uzaklaştıran en önemli nedenlerden biridir. Öte yandan, babalar evlenince inek sağmasın, koyun bakmasın diye kızlarını kırsal kesimde yaşayan ve hayvancılıkla uğraşan genç erkeklere vermez olmuşlardır. Tüm bu nedenlerden dolayı köylerde geçimini sağlayamayan ve evlenemeyen gençler çareyi büyük şehirlere göçüp asgari ücretle de olsa çalışmakta bulmuşlardır. Böylece gençler köyleri terk edince onların hayvancılıkla uğraşan anne ve babaları da hem yaşlılık hem de yalnızlık nedeniyle hayvancılığı bırakmak zorunda kalmışlardır..
Gençleri köylere döndürerek hayvancılıkla uğraşmalarını sağlamanın yolu yapılmak istendiği gibi onlara sadece üç ya da beş inek vermekten değil kırsal alandaki sosyo-ekonomik yapıyı şehirler kadar olmasa da geliştirmekten geçer. Eğer sosyo-ekonomik yapı gelişirse siz inek vermeseniz de gençler gelip köylerine yerleşirler. Şimdi, yapılmak istendiği gibi köye dönecek gençlere otuz bin lira hibe ya da karşılığı olan inek verildiğinde olacakları bir düşünelim. Geçmişte sıfır faizli kredide olduğu gibi parayı ceplerine koyan binlerce genç inek satın almak için pazara çıkacaklardır. Bu durum hemen damızlık inek fiyatlarını arttıracak ve beş inek alacak para ile ancak üç inek alınabilecektir. Ayrıca gençler sayıları zaten az olan kaliteli damızlık inekleri nereden bulacaklardır? Devletin Tarım İşletmeleri bugünkü mevcutları ile damızlık inek talebini karşılayabilecekler midir? Diyelim ki öyle ya da böyle gençler inek buldular ve köylerde hayvancılığa başladılar. İlk soru, ineklerini nerede barındıracaklardır? Çünkü Devlet yayınladığı genelgede, otuz bin lira hibe alanların örneğin ahır yapımı gibi diğer hibelerden yararlanmasını önlemektedir. Hayvanlarına ne yedireceklerdir? Acaba kaba yemi üretecek arazileri var mıdır? Çünkü karlı bir hayvancılığın yolu öncelikle kaba yemi satın almaktan değil üretmekten geçer. Elde edecekleri çiğ sütü kime satacaklardır? Hiç bir süt fabrikası az miktarda süt için üreticinin kapısına gelmez. En önemlisi de üç ya da beş inekten elde edilecek kazanç bir ailenin geçimine yetecek midir? Bugünkü koşullarda bu mümkün değildir.
Amacım olumsuz düşünmek değil ama tahminim bu otuz bin liralık hibelerin de sıfır faizli krediler gibi hiçbir işe yaramadan buharlaşıp uçacağıdır. Devlet eğer hibede ısrar ediyorsa bence yapılacak tek bir iş vardır, o da her gence ayrı hibe vermek yerine, gençlerin kuracağı ve en az on kişiden oluşacak Birlik ya da Kooperatiflere hibelerin dağıtılıp onların toplu yetiştirme, toplu besleme, toplu sağım ve toplu pazarlama yapmalarını sağlamaktır.

ybayer@hurriyet.com.tr