Gerek ülke ekonomisinde gerekse halkın beslenmesinde çok çeşitli yararları ve işlevleri bulunan hayvansal üretimin çoğaltılmasının günümüzdeki en geçerli yolu birim hayvan başına verimi artırmaktır.Birim hayvan başına verimi artırmak hiç kuşkusuz en başta hayvan ıslahı ile olanaklıdır. Düşük verimli yerli hayvanların kalıtımsal verim güçlerinin iyileştirilmesi anlamına da gelen hayvan ıslahı olgusunun biri üstün erkek kalıtım gücünün,digeri de üstün dişi kalıtım gücünün yaygınlaştırılması olmak üzere iki temel yöntemi vardır.Üstün erkek ve dişi kalıtsal özelliklerinin çok sayıda hayvana etkinlikle yaygınlaştırılması biyoteknolojik yöntemlerde dediğimiz suni tohumlama ve embriyo transfer teknikleri ile ancak mümkün olabilmektedir.
Biyoteknoloji ya da “Bi-Tech” olgusu son yıllarda biyolojide bir devrim olarak nitelendirimekte ve endüstrideki yüksek teknoloji kullanımı yani “High-Tech” e eşdeğer kabul edilmektedir.Nasıl ki High-Tech de verilerin depolanıp saklandığı “micro-chip” kulanımı gelişip yaygınlaşmışsa Bi-Tech de de kalıtsal verilerin depolanıp saklandığı “micro-gamet”yani erkek ve dişi eşey hücreleri üzerindeki işlemler konusunda büyük ilerlemeler kaydedilmiştir.bugün erkek ve dişi hayvanların spermleri ve yumurtaları yani micro-gametleri uygun tekniklerle elde edilmekte ve dondurulup uzun süre saklandıktan sonra dişi hayvanlara transfer edilebilmektedir.
Suni tohumlama yöntemi dünyanın en eski biyotekniği olarak kabul edilmektedir.Günümüzde erkek hayvanlardan uygun tekniklerle elde edilen spermler bir dizi işlemden sonra mikro pipetlere doldurulmakta ve – 196 santigrat derecedeki sıvı azotta dondurulmaktadır.Böylece dondurulan spermler sürekli sıvı azot içersinde kalmak koşuluyla sonsuza değin canlı kalabilmektedir.Kullanılacağı zaman uygun ısıda çözdürülen spermler özel bir teknikle dişinin genital kanalına verilerek tohumlanmaktadır.Dondurulmuş sperm üretimi ve ticareti günümüzde öylesine yaygınlaşmıştır ki deyim yerindeyse deniz aşırı dev bir sektör haline gelmiştir.Örneğin, ABD’deki kalıtsal yapısı çok üstün bir boğanın dondurulmuş spermleriyle anadolunun herhangi bir köyündeki yetiştiricinin ineği kolaylıkla tohumlanabilmektedir.Bu sayede tetiştirici hem boğa besleme külfetinden kurtulmakta hem de dünyanın en üstün boğasının kalıtsal yapısını oldukça düşük bir bedelle sürüsüne aktarabilmektedir.Eskiden bir boğa doğal yolla yılda yaklaşık 100-150 inekle çiftleşebilirken dondurulmuş spermle tohumlama sayesinde bu sayı yılda yaklaşık 50-60 bine ulaşabilmektedir.
Ebriyo transfer tekniğinde ise üstün verimli dişilere hormon enjekte edilerek normalden çok sayıda yumurtlamaları sağlanmakta,ineğin üstün verimli bir boğanın dondurulmuş spermleriyle tohumlanması sonucu oluşan embriyolar uygun tekniklerle alınarak bu kez tek tek alıcı ineklere nakledilmek suretiyle çok sayıda üstün verimli yavru elde edilebilmektedir.Sığır embriyoları da aynı spermlerde olduğu gibi düşük ısıda dondurulup uzun süreler saklanabilmekte ve ticari bir meta olarak kıtalar arası nakledilebilmektedir.Bir inekten normal koşullarda yaşamı boyunca sadece 3-5 yavru alınabilirken bu sayı embriyo transferi yöntemiyle 150-200 e ulaşabilmektedir.
Son zamanlarda geliştirilen invitro-fertilizasyon,micro-enjeksiyon ve kopyalama gibi biyoteknolojik yöntemler hayvansal üretimi çoğaltmaya dönük umutları daha da güçlendirmektedir.AB’ye tam üye olmak isteyen Türkiye hayvansal üretimini ivedilikle üye ülkelerin düzeyine çıkarmak zorundadır.Bunun da kanımca yegane yolu anılan hayvancılık teknolojilerini daha etkin ve yaygın kullanmaktan geçer.